Kendi hayatından bilmek / Özgür Mumcu

TBMM başkanı Bülent Arınç, 17. Milli Eğitim Şurasından sonra gördüğü lüzum üzerine 68 kuşağı hakkında açıklamalarda bulunmuş ve demiş ki “Biz üniversitelerde gençlerimizin nasıl elden bir sabun gibi kayıp gittiğini, liderlik hevesi, ideolojik kavga, para, kadın ve diğerleriyle nasıl bazı gençlerin elde edildiğini kendi hayatımızda bilerek yaşamış insanlarız”. Sayın Arınç daha önce de para ve kadından korktuğunu beyan etmişti, yine gördüğü lüzum üzerine. Daha sonra da, Deniz Gezmiş ile Hüseyin İnan’ın, Yusuf Aslan’ı bozduklarını, Aslan’ın aslında pırıl pırıl bir Anadolu evladı olduğunu da eklemiş.
Bu açıklamaları okuyunca, yüreğime sular serpildi. Gençliğimiz, kendisini düşünen emin ellerde. Sabun gibi kaymayacak kimse görünmez tuzaklara düşüp. Anneler gözlerinizin yaşını siliniz, sayın Arınç kolları sıvadı, pırıl pırıl Anadolu gençleri müsterih olunuz, yeni düzenimizde artık Deniz Gezmişler sizi idama götüreceğine, yurt imamları sizleri namaza götürüyor nicedir. Kazara aklınız başka şeylere kayarsa diye de korkmayın, baksanıza Arınç başlamış öğretmenlerinizi uyarmaya. Artık sadece aileniz değildir “evladım olaylara karışma” diyecek olan. Memleket olarak kocaman bir aileyiz, Arınç babamız da uyarıyor bizi. Sabun gibi erimeyelim, kötü arkadaşlıklara kendimizi darağacında bulmayalım.
Arınç’ı örnek alın
Türk istikbalinin evladı, Arınç’ı örnek almalıdır. Kendisinin liderlik hevesi olduğunu hangi babayiğit söyleyebilir. Hangi ideolojik kavganın içinde yer almıştır? Arınç ideolojik görüşü olmayan, liderlik peşinde koşmayan bir siyasetçi, bir TBMM başkanı ve AKP’nin önemli isimlerinden biridir. Sabun gibi kayıp gitmemiş, asılmamıştır. Gezmişler, İnanlar, Aslanlar sabun gibi kaymıştır, Arınç, kaya gibi durmuştur o dönemde. Sadece kendisinin dediği gibi iki kere uzaktan görmüştür Deniz Gezmiş’i. Pırıl pırıllığına halel getirmemiştir Yusuf Aslan’ın aksine.
Asılmak mı, Meclis başkanı olmak mı? Ey Türk istikbalinin evladı, Arınç’a kulak ver, geldiğin gibi mezun ol üniversiteden. Sakın üzerine alınma bir yerlerde gözüne erişirse söyle lakırdılar: « Ben kanaatimin gereğini yaptım. Müdahale ve eylemimde haklıyım. Eğer buraya haksız olarak gelmişsem, Bu haksızlığı oluşturan nedenleri düzeltmek de benim görevimdir
İşte, benim anladığım Türk Genci ve Türk Gençliği...” Alt tarafı Mustafa Kemal Paşanın sözleridir. Belki o da Arınç gibi kendi hayatından bildiklerini söylemiştir ama artık Arınçların hayatıdır örnek alman gereken.
Zaten bak artık haksızlık yok, ideoloji yok, liderlik hevesi yok, darağacı yok… Sabun var, Arınç var. Sabun gibi kayma, Arınç gibi kay şu hayatta.